7242 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazında Değişiklik Yapan Torba Yasa İle Yapılan Değişiklikler
İlgili kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun, 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu, 7242 sayılı Torba Yasa
Doğrudan Açık Ceza İnfaz Kurumlarına Alınma:
- Hangi cezaların doğrudan açık ceza infaz kurumunda yerine getirileceği yeniden düzenlenmiştir. Değişiklik öncesine göre bu kapsam genişletilmiştir. Yeni düzenlemeye göre:
“-Terör suçları, örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçları ile örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlar ve cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan mahkum olanlar ile ikinci defa mükerrir olanlar ve koşullu salıverilme kararının geri alınması nedeniyle cezası aynen infaz edilenler hariç olmak üzere, kasıtlı suçlardan toplam üç yıl veya daha az hapis cezasına mahkum olanlar.
-Taksirli suçlardan toplam beş yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkum olanlar
-Adli para cezası infaz sürecinde hapis cezasına çevrilenler
-İİK gereğince tazyik hapsine tabi tutulanların cezaları doğrudan açık ceza infaz kurumlarında yerine getirilir.”
- Önceki düzenlemede ise ilk kez suç işleyen ve hapis cezası iki yıl veya daha az süreli olanların infazlarının açık ceza infaz kurumlarında yerine getirilebileceği hükmü mevcuttu. Yeni düzenleme ile hem kapsam genişletilmiş hem de “getirilebilir” ifadesi “getirilir” şeklinde değiştirilerek takdir yetkisi ortadan kaldırılmış ve şartları uyan her hükümlünün açık ceza infaz kurumunda cezasının yerine getirileceği düzenlenmiştir.
Gebe Kadınların Hapis Cezalarının İnfazının Geri Bırakılması:
- 5275 sayılı kanunun 16 ıncı maddesinin dördüncü fıkrasındaki düzenleme: “Hapis cezasının infazı, gebe olan veya doğurduğu tarihten itibaren altı ay geçmemiş bulunan kadınlar hakkında geri bırakılır.” şeklindeyken bu cümledeki “altı ay” ibaresinin önüne “bir yıl” ibaresi eklenmiş ve bu süre bir yıl altı aya çıkarılmıştır.
Hükümlünün İstemiyle İnfazın Ertelenmesi:
- 5275 sayılı kanunun 17 inci maddesinin dördüncü fıkrası:
-“Birinci fıkrada belirtilen hapis cezalarının infazına başlanmış olsa bile, hükümlünün yükseköğrenimini bitirebilmesi, ana, baba, eş veya çocuklarının ölümü veya bu kişilerin sürekli hastalık veya malullükleri nedeniyle ailenin ticari faaliyetlerinin yürütülebilmesinin veya tarım topraklarının işlenebilmesinin imkânsız hâle gelmesi veya hükümlünün eş ve çocuklarının sürekli hastalık veya malullükleri nedeniyle bakıma muhtaç olmalı ya da hükümlünün hastalığının sürekli bir tedaviyi gerektirmesi gibi zorunlu ve çok ivedi hâllerde, Cumhuriyet Başsavcılığınca altı ayı bir yılı geçmeyen sürelerle hapis cezasının infazına ara verilebilir. Ancak bu ara verme iki defadan fazla olamaz.” şeklinde düzenlenmiştir. **Renkli yazılan kısımlar maddeye eklenmiş, üzeri çizili olan kısımlar maddeden çıkarılmıştır.
Hükümlünün Kamu Kurum ve Kuruluşlarının İş Alanlarında Çalıştırılması
- 5275 sayılı kanunun 30 uncu maddesine eklenen 5 inci fıkra:
-“Açık ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüler, ceza infaz kurumu görevlilerinin denetiminde, kamu kurum ve kuruluşlarının iş alanlarında, gecelin bu kurum ve kuruluşlarda barındırılmak suretiyle çalıştırılabilirler. Bu şekilde çalıştırılan süre, azami süre sınırına bakılmaksızın 105/A maddesi uyarınca denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infaz edilecek süreye ilave edilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
- Sözü edilen fıkra ile hükümlünün kamu kurum ve kuruluşlarının iş alanlarında çalıştığı süre azami süre sınırına bakılmaksızın denetimli serbestlik süresine eklenecektir. Böylece ceza miktarı azalmasa bile hükümlünün cezaevinde geçirmesi gereken süre her çalıştığı gün için bir gün azalacaktır.
- Geçici Madde 10 ile bu maddenin 7242 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl sonra uygulanacağı hükmü getirilmiştir.
Hükümlünün Mazeret İzni Kullanması
- 5275 sayılı kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki “hükümlülük süresinin beşte birini iyi halli geçirmiş olanlara” cümlesimndeki “beşte biri” ibaresi “onda biri” olarak değiştirilmiştir.
- Aynı maddenin ikinci fıkrasının (b) bendindeki
-“Sağlık Kurulu raporu ile belgelendirilmesi şartıyla ana, baba, eş, kardeş, çocuk ile eşin anne veya babasından birinin yaşamsal tehlike oluşturacak önemli ve ağır hastalık hâllerinin bulunması nedeniyle bunlardan her biri için bir defaya mahsus olmak üzere hasta ziyareti amacıyla yol süresi dışında bir güne kadar,” hükmündeki “bir defaya” ibaresi “asgari bir ay arayla toplam iki defa” olarak değiştirilmiştir.
- Yukarıda sözü edilen değişiklikler ile hükümlülerin mazeret izni kullanma şartları hükümlü lehine değiştirilmiştir.
Hükümlünün Özel İzin Kullanması
- 5275 sayılı kanunun 95 inci maddesinde düzenlenen açık ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülerin özel izin süresi üç gün iken yapılan değişiklik ile yedi güne çıkarılmıştır.
- Ayrıca söz konusu maddeye “Hastalık veya doğal afet gibi zorunlu hallerde bu izinler birleştirilerek kullandırılabilir.” cümlesi eklenmiştir.
Hükümlünün İzinden Dönmemesi ya da Geç Dönmesi
- 5275 sayılı kanunun 97 inci maddesinin birinci fıkrasına “Salgın hastalık, doğal afet, savaş veya seferberlik durumunda bu sebepten dolayı izinden dönemeyen veya geç dönen hükümlülere ceza verilmez.” cümlesi eklenmiştir.
- Aynı maddenin ikinci fıkrası: “İzin süresini iki gün veya daha az bir süre geçiren hükümlüler hakkında disiplin işlemi yapılır.
İzinli iken firar eden hükümlüye bir daha izin verilmez.” şeklinde iken üzeri çizili olan ikinci cümle kaldırılmıştır. - Aynı maddeye üçüncü fıkra eklenmiştir: “İzinden dönmeyen veya iki günden fazla bir süre geçtikten sonra dönen hükümlüler ile firar eden hükümlülere bir daha özel izin verilmez.”
- Yukarıda sözü edilen değişiklik ile açık ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülere verilebilecek özel iznin süresi arttırılmış, bu izinlerin birleştirilebileceği hükmü getirilmiştir. Ayrıca salgın hastalık nedeni ile izninden dönemeyen hükümlülere ceza verilmeyecektir.
Kısa Süreli Hapis Cezalarının Kamuya Yararlı Bir İşte Çalışma Seçenek Yaptırımına Çevrilmesi
- 5275 sayılı kanunun 105 inci maddesinin birinci fıkrası:
-“Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan kısa süreli hapis cezasının yaptırım seçeneklerinden kamuya yararlı bir işte çalıştırma; hükümlünün, ücretsiz olarak iki saat çalışmasının karşılığı bir gün olmak üzere bir kamu kurumunun veya kamu yararına hizmet veren bir özel kuruluşun belirli hizmetlerinde çalıştırılmasıdır. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir.” şeklinde değiştirilmiştir. **Renkli yazılan kısımlar maddeye eklenmiştir.
Aynı maddenin üçüncü fıkrası ise yürürlükten kaldırılmıştır: “Diğer bir hapis cezasına hükmedildiğinde kamu yararına çalıştırma kararı verilemez.”
Denetimli Serbestlik Uygulanarak Cezaların İnfazı
- 5275 sayılı kanunun 105/A maddesinde yapılan değişiklik ile 107 inci maddedeki değişiklik de dikkate alındığında hükümlülerin denetimli serbestlik uygulanarak cezalarının infaz edilmesine ilişkin şartlar kolaylaştırılmıştır.
- Söz konusu değişiklik ile denetimli serbestlik uygulamasının unsurları;
1. Koşullu salıverilme için ceza infaz kurumlarında geçirmeleri gereken sürenin beşte dördünü ceza infaz kurumunda geçiren
2. Açık ceza infaz kurumunda veya çocuk eğitimevinde bulunan iyi halli hükümlülerin talebi ile
3. Cezalarının koşullu salıverilmeye kadar olan kısmının denetimli serbestlik uygulanmak suretiyle infazına karar verilebilir.
4. Denetimli serbestlik uygulanmak suretiyle infaz süresi üç yılı geçemez şeklinde düzenlenmiştir.
- Değişiklik öncesinde hükümlünün son altı ayını kesintisiz olarak açık ceza infaz kurumunda geçirmesi, koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az süre kalması ve yine iyi halli olması gerekiyordu. Yapılan değişiklik ile özellikle daha uzun süreli hapis cezalarında denetimli serbestlik uygulanmasının daha kısa sürede gerçekleşeceği açıktır. Bu da hükümlü lehine bir düzenlemedir.
- Aynı maddenin altıncı fıkrasında denetimki serbestlik uygulaması sırasında denetim şartlarına uymayanların “kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesi” ibaresi “açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi” olarak değiştirilmiştir. Bu değişiklik ile yine hükümlü lehine olarak denetimli serbestlik uygulanırken gerekli denetim şartlarına uymayanların infazına kapalı ceza infaz kurumlarında değil açık ceza infaz kurumlarında devam edileceği hükmü getirilmiştir.
- Aynı maddenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen yedinci fıkrası yeniden düzenlenmiştir. Söz konusu madde uyarınca denetimli serbestlik uygulaması sırasında hükümlü hakkında alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren suçtan dolayı kamu davası açılması olması halinde hükümlünün yeniden açık ceza infaz kurumuna alınacağı düzenlenmiştir. Kamu davasının, beraat, düşme, ret, ceza verilmesine yer olmadığı kararlardan biriyle sonuçlanması halinde hükümlünün yeniden denetimli serbestliğe alınması mümkündür.
Koşullu Salıverilme
- 5275 sayılı kanunun 107 nci maddesinin ikinci fıkrası:
-“Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar yirmidört yılını, diğer süreli hapis cezalarına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının üçte ikisini yarısını infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler.” şeklinde değiştirilmiştir. **Renkli yazılan kısımlar maddeye eklenmiş, üzeri çizili olan kısımlar maddeden çıkarılmıştır.
Söz konusu fıkraya eklenen cümleler ile, kasten öldürme, işkence, eziyet, cinsel saldırı, reşit olmayanla cinsel ilişki, cinsel taciz suçlarından mahkum olanlar, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan mahkum olan çocuklar, özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçlardan hüküm giyenler, uyuşturucu ve uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan mahkum olan çocuklar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçlarından mahkum olanlar cezalarının üçte ikisini infaz kurumlarında çektikleri takdirde koşullu salıverilmeden yararlanabileceklerdir. Ayrıca örgüt suçlarından ve Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki suçlardan mahkum olan çocuklar da cezalarının üçte ikisini infaz kurumlarında geçirdikten sonra koşullu salıverilmeden yararlanabilecektir. İstisna tutulan suçların işleniş şekillerine ilişkin hariç tutulan istisnalar da mevcuttur.
Koşullu salıverilebilmek için infaz kurumlarında geçirilmesi gereken sürenin üçte ikiden yarısına indiği bu düzenlemede istisna tutulan suçlar için şunu gözden kaçırmamak gerekir ki uyuşturucu ve uyarıcı imal ve ticaretinden mahkum olan çocuklar için bu istisna geçerli değildir. Yine değişiklik öncesi halindeki gibi cezalarının üçte ikilik bölümünü ceza infaz kurumlarında geçirmeleri gerekmektedir.
Koşullu salıverilen hükümlü hakkında infaz hakimliğince iki yılı geçmemek üzere denetimli serbestlik yükümlülüklerine tabi tutulabilecektir.
Tekerrür Halinde Koşullu Salıverilme
- 5275 sayılı kanunun 108 inci maddesinin birinci fıkrasının yeni teselsül ile (d) bendinde yer alan “süreli hapis cezasının dörtte üçünün” ibaresi “süreli hapis cezasının üçte ikisinin” şeklinde değiştirilmiştir. Bu değişiklik ile mükerririn koşullu salıverilmesi için infaz kurumlarında geçirmesi gerereken süre cezasının dörtte üçünden üçte ikisine düşürülmüştür. Hükümlü lehine bir düzenlemedir.
- Hükümlünün ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanmasına neden olması durumunda ise bu kez koşullu salıverilme için infaz kurumlarında geçirilmesi gereken süre dörtte üç olarak uygulanacaktır.
- Koşullu salıverilme oranı üçte ikiden fazla olan suçlar bakımından tabi oldukları koşullu salıverilme oranı uygulanır.
Özel İnfaz Usulleri
- 5275 sayılı kanunun 110 uncu maddesi değiştirilmiş ve özel infaz usullerinin uygulanma şartları hükümle lehine genişletilmiştir.
-Değişiklik öncesinde altı ay ve daha kısa süreli hapis cezalarında uygulanan özel infaz usulleri değişiklik sonrasında kasten işlenen suçlarda toplam bir yıl altı ay, taksitle öldürme suçu hariç olmak üzere taksirli suçlarda toplam üç yıl ve daha az süreli hapis cezalarında uygulanabilecektir.
- Söz konusu maddede yapılan tüm değişiklikler aşağıdaki şekildedir:
“Madde 110- (1) Hükmü veren mahkeme veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkeme, İnfaz hakimi, hükümlünün talebi üzerine kasten işlenen suçlarda toplam bir yıl altı ay, taksirle öldürme suçu hariç olmak üzere taksirli suçlarda ise toplam üç yıl veya daha az süreli hapis cezasının;
a) Her hafta cuma günleri saat 19.00’da girmek ve pazar günleri aynı saatte çıkmak suretiyle hafta sonları,
b) Hafta sonları hariç, her gün saat 19.00’da girmek ve ertesi gün saat 07.00’de çıkmak suretiyle geceleri,
Ceza infaz kurumlarında çektirilmesine karar verebilir.
(2)Mahkûmiyete konu suç nedeniyle doğmuş zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesine dair hukukî sorumlulukları saklı kalmak üzere;
a) Kadın, çocuk veya altmışbeş yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları altı ay toplam bir yıl,
b) Yetmiş yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları bir yıl toplam iki yıl,
c) Yetmişbeş yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları üç yıl toplam dört yıl,
veya daha az süreli hapis cezasının konutunda çektirilmesine hükmü veren mahkemece veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemece infaz hakimi tarafından karar verilebilir.
(3) Toplam beş yıl veya daha az süreli hapis cezasına mahkum olan veya adli para cezası infaz sürecinde hapis cezasına çevrilen hükümlülerden 16 ıncı maddenin üçüncü fıkrasında belirlenen usule göre maruz kaldığı ağır bir hastalık veya engellilik nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyeceği tespit edilenlerin cezasının konutunda çektirilmesine infaz hakimi tarafından karar verilebilir.
(4) Cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesine karar verilenler hakkında koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz.
(4) Doğurduğu tarihten itibaren altı ay geçen ve toplam üç yıl veya daha az süreli hapis cezasına mahkum olan ya da adli para cezası infaz sürecinde hapis cezasına çevrilen hükümlü kadınların cezasının konutunda çektirilmesine infaz hakimi tarafından karar verilebilir. Bu fıkra uyarınca talepte bulunulabilmesi için kadının doğırduğu tarihten itibaren bir yıl altı ay geçmemiş olması gerekir. Konutta infaza karar verdikten sonra çocuk ölmüş veya anasından başka birine verilmiş olursa infaz hakimi konutta infaz uygulamasına ilişkin kararını kaldırır.
(5) Bu infaz usulünün gereklerine geçerli bir mazeret olmaksızın uyulmaması hâlinde, cezanın baştan itibaren infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir.
(5) Cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesine karar verilenler hakkında tabi oldukları infaz rejimine göre koşullu salıverilme hükümleri uygulanır. Ancak, 105/A maddesi hükümleri uygulanmaz.
(6)Cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesi kararı, infaza başlandıktan sonra da verilebilir.
(7) İnfaz hakimi talep üzerine, cezanın özel infaz usullerine göre çektirilmesi sırasında bu usulün uygulanmasına son verebilir. Özel infaz usulünün gereklerine geçerli bir mazeret olmaksızın uyulmaması halinde ise bu usulün uygulanmasına son verilir ve bu halde infaza açık ceza infaz kurumunda devam edilir. Özel infaz usulüne göre geçirilen süre, infaz aşamasında mahsup edilir. Bu fıkranın uygulandığı hallerde 105/A maddesi hükümleri uygulanmaz.
(8) Bu madde hükümlerine göre verilen kararlara itiraz yolu açıktır.
(9) Üçüncü ve dördüncü fıkra hariç, bu madde hükümleri;
a) Terör suçları ile örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçlarından ya da örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlardan mahkum olanlar,
b) Cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan mahkum olanlar,
c) Adli para cezası infazı sürecinde hapis cezasına çevrilenler,
d) Koşullu salıverilme kararının geri alınması nedeniyle cezası aynen infaz edilenler, hakkında uygulanmaz.
(10) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelik ile belirlenir.”
**Renkli yazılan kısımlar maddeye eklenmiş, üzeri çizili olan kısımlar maddeden çıkarılmıştır.
5275 sayılı kanundaki Geçici Madde 6’nın Yeniden Düzenlenmesi
- Daha önce kanuna eklenen Geçici Madde 6’da 1/7/2016 tarihinden suçlar kapsamdaydı. Bazı suçlar da hariç tutulmuştu. Yeni düzenlemeyle bu taih 30/03/2020 tarihinden öncesi olarak değiştirilmiş ve hariç tutulan suçlar da genişletilmiştir.
- Bu maddenin kapsamında giren suçlar için değişiklikten önceki düzenlemede 105/A’nın birinci fıkrasındaki “bir yıl”lık süre “iki yıl” olarak uygulanıyordu. Değişiklikten sonra ise bu süre “üç yıl” olarak uygulanacaktır.
Hariç tutulan suçlar;
1. Kasten öldürme suçu,
2. Üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı işlenen kasten yaralama ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçları,
3. Cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar,
4. İşkence suçu,
5. Eziyet suçu,
6. Özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçlar,
7. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçu,
8. Devlete Karşı Suçların Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar,
9. Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardır.
- Ek olarak, hükümlünün onbeş yaşını dolduruncaya kadar ceza infaz kurumunda geçirdiği bir gün, üç gün; onsekiz yaşını dolduruncaya kadar ceza infaz kurumunda geçirdiği bir gün, iki gün olarak dikkate alınır.
Yeni Eklenen Geçici Madde 9 ile Cinsel Suçların İnfaz İstisnası ve Hükümlülerin İzinli Sayılması
- Geçici Madde 9’un dördüncü fıkrasında cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlarda 28/6/2014 tarihinden önce işlenenler için verilen süreli hapis cezalarında koşullu salıverilme oranının üçte iki olarak uygulanacağı öngörülmüştür.
- Geçici Madde 9’un beşinci fıkrasıyla:
-“Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle açık ceza infaz kurumunda bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunmasına rağmen açık ceza infaz kurumuna ayrılmaya hak kazanan hükümlüler, 105/A maddei uyarınca haklarında denetimli serbestlik uygulanarak cezasının infazına karar verilen hükümlüler ve 106 ıncı madde veya diğer kanunlar uyarınca denetimli serbestlikten yararlanan hükümlüler 31/5/2020 tarihine kadar izinli sayılır. Salgının devam etmesi halinde bu süre, Sağlık Bakanlığı’nın önerisi üzerine Adalet Bakanlığı tarafından her defasında iki ayı geçmemek üzere üç kez uzatılabilir.” hükmü getirilmiştir. İzin süresince hükümlülere özel izin ve izinden dönmeme, geç dönmeye ilişkin hükümler uygulanır. (5275 sayılı kanun 95 ve 97)
- Geçici Madde 9’un altıncı fıkrasıyla:
-”Türk Ceza Kanununun Devlete Karşı Suçlar Kısmının, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar, Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlar hariç olmak üzere, toplam hapis cezası on yıldan az olanlar bir ayını, on yıl ve daha fazla olanlar ise üç ayını kapalı ceza infaz kurumunda geçirmiş olan iyi hâlli hükümlülerden ilgili mevzuat uyarınca açık ceza infaz kurumlarına ayrılmalarına bir yıl veya daha az süre kalanlar, talepleri hâlinde açık ceza infaz kurumlarına gönderilebilirler. Bu hükümlüler, açık ceza infaz kurumlarında barındırılır. İlgili mevzuat uyarınca açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya, beşinci fıkrada belirtilen süreler içinde hak kazandıkları takdirde beşinci fıkra uyarınca izinli sayılırlar. Beşinci fıkrada belirtilen sürenin tamamlanmasından sonra ise açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanıp kazanmadıklarına bakılmaksızın, 95 inci maddede düzenlenen izin hakkından yararlanırlar. Bu fıkra hükmü 31/12/2020 tarihine kadar uygulanır.”
- Yukarıda sözü edilen düzenleme ile şartlara uyan hükümlüler 31/5/2020 tarihine kadar izinli sayılacak ve infaz kurumlarından tahliye edilecektir.
Saygılarımızla,
LEF Hukuk.